28 Mayıs 2011 Cumartesi

Ertuğrul Günay Ziyareti..


Önce Göz Göz mağazamızı gezen Bakan Günay ardından Göztepe’mizin tarihi başarılarının bir aynası olan müzemizi gezerek tarihte elde ettiğimiz başarılar hakkında bilgi aldı. Başkanımız Sn İmam Altınbaş, müze anı defterini imzalayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a, üzerinde bakanımızın ismi yazılı 35 numaralı Göztepe formasını ve kendi adına yapılmış taraftar kartımızı hediye etti. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay müzemizde bulunan anı defterine yazdığı yazıda “İzmir spor tarihinin övünç vesilesi Göztepe Spor Kulübü’ne ziyaret ederek en iyi dileklerimi sunuyorum” dedi.
Şampiyonluk maçımız olan Göztepe Çankırı Belediyespor maçında stadyumda yer alan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, uzun bir aradan sonra ilk defa bir maça gidebildiğini, stadyumda görmüş olduğu taraftarımızın, coşkusunun ve büyüklüğünün kendisini büyülediğini ifade ederken, bundan sonra Göztepe’nin daha önemli zaferlere imza atacağına inandığını belirtti.
Ziyaret sırasında Başkan Vekilimiz Serdar Samur; Göztepe’mizin kurumsallaşma ve stratejik yönetim modeli hakkında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve beraberindeki heyete bir sunum yaptı.
Resmi siteden alıntıdır.

Sürekli dile gelen ziyaret bugün gerçekleşmiş. Bu konu üzerine daha önce yazmıştım daha fazla uzatmak istemiyorum. Daha önce yazdığımı okumak için burayı tıklamanız yeterli.

27 Mayıs 2011 Cuma

Yapısal Olarak Göztepe

 class=

Göztepe amatöre düşmesine rağmen düzenli bir yapılanmayla çok kısa bir sürede oradan çıkmayı başardı. Bugüne dek çok sık görülmemiş bir şekilde 3.lig takımına Ali Gültiken gibi saygın birini Sportif Direktör olarak getiren İmam Altınbaş işin sportif boyutunu üzerinden atmış oldu. Başkan Göztepe'nin kurumsal kimliğinin oturması için yoğun çaba harcarken işin sportif boyutuyla tamamen Ali Gültiken ilgilendi.

Ali Gültiken en başta takımın hocasını,oyuncularını belirlerken bu oyuncuların transfer aşamasıyla da tek tek ilgilendi. Sonuç olarak son iki yılda kazanılan iki şampiyonluk işlerin ne kadar doğru yapıldığını gösteriyor. Takımın sahada oynadığı futboldan sorumlu olan Ali Gültiken önüne konan bütçeyle en iyisini oluşturmaya çalışırken,Başkan ve kurmayları da kulübün mali yapısına odaklanıp Ali Gültiken'e en uygun bütçeyi oluşturmak için çaba harcadılar. Böylesine bir düzeni Türkiye içinde başarılı bir şekilde uygulayan takım sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Detayları boş verip kısa bir özet geçmek istersek futboldan çok anlamayan başkan işi futbolu bilenlere bırakıp başarının gelmesini bekledi ve istediğini aldı.

Tüm bunları anlatmamın sebebi Ali Gültiken'in 27 Mayıs günü yapılan basın toplantısında dikkat çektiği şu sözlerdir, 'Bizim talep ettiğimiz oyuncuları diğer takımlar da talep edebiliyor. Örneğin yabancı transferler konusunda İspanya'ya gittim, geldim. Arkasından Reha hoca gitmiş, benim gittiğim insanları bulmuş. Oradan aradılar, bunu bir rekabeti göstermesi açısından söylüyorum.' İçinizden 'ne alaka?' diyenler mutlaka olacaktır. Cevap vermeye çalışalım..

Ali Gültiken diyor ki bizim istediğimiz oyunculara ezeli rakibimiz teklif yaparak piyasayı yükseltiyor. Tabii bunu basın önünde kendi saygınlığına yakışır şekilde açıklıyor. Rakiplerimiz bizim bu yapıya ulaştığımız gerçeğinden habersiz çırpınıyorlar. Bizde transferleri Ali Gültiken yaparken hocamız Antalya'da Pro lisans kursunda bir nevi tatilini yapıyor. Rakibimizin hocası ise bizden nasiplenip Avrupa'da oyuncu arıyor. Ah be Reha hoca keşke Ali Gültiken'i arayıp konuştuğu kişilerin telefonunu sorsaydın,hem yorulmazdın İspanyalara kadar.

Göztepe öyle bir yapı kurmuştur ki herkesin kendi üzerine düşeni yapması sonucu başarı gelmektedir. Ali Gültiken oyuncu arar,bulur,sözleşme imzalar Özcan hoca ise gelen oyunculardan maksimum verimi alır. Rakiplerimizde durum nasıl? Hocaları bizim konuştuğumuz oyuncuları kendilerine ayartmak için çabalar durur. Bu tip durumlarla daha çok karşılaşacağız gibi duruyor. Bank Asya 1.Lig başladığı zaman çok zorlu rakiplerimiz olacak. Bu tarz hamleleri sadece karşı taraftan beklemek doğru olmaz. Eminim ki bizim transferlerimizi merak edip teklif yapacağımız oyuncularla görüşenler vardır. Unuttukları iki şey var. Birincisi Göztepe camiasının büyüklüğü her zaman ilk tercih sebebidir. İkincisi ise Ali Gültiken'in başını çektiği çok önemli bir mevcut sportif yapımız var. Dün Göztepe'ye ağız burun kıvıranlar bugün o şanlı formayı giymek için can atıyor...

Göztepe bundan üç sene sonrası için planlarını belirlemiş durumda ve buna göre hamlelerini yapıyor. Günü kurtarma çabasından uzak bir sistemimiz var. Bu sistemin içinde sadece İmam Altınbaş,Ali Gültiken ve Özcan Kızıltan isimlerinden bahsettim. Malum basın önünde en çok adı geçen isimler bunalr. Yönetimin diğer kademelerinde çalışan ve işin gizli kahramanlarını da kutlamak gerekiyor. Sonuçta her şey Göztepe için...

Transfer döneminde bu tarz yazıların cezbedici olmadığının farkındayım ancak Ali Gültiken'in yürüttüğü transfer çalışmalarından en ufak bir duyum alamıyoruz. Resmi olarak açıklanana kadar sizin gibi beklemedeyiz. Son olarak Serhat'a acil şifalar diliyorum. İnşallah iyileşip aramıza katılacak, dualarımız seninle Serhat...

Göztepe'miz 86. Yıl Logoları

Göztepe'miz için 86. yıl logoları yayınlandı. Ben facebookta gördüm ve beğendiklerimi paylaşmak istiyorum. Tamamını görmek istiyorsanız burayı tıklamanız yeterli.



Özcan Kızıltan ve Aykut Kocaman


Bu sezon şampiyonluk yaşamış iki hocaya katıldıkları UEFA Pro lisans kursunda sürpriz kutlama yapılmış. Tebrik geleneği açısından sıkıntılı dönem geçiren Türk futbolu için çok ince bir davranış olmuş. Akıl eden ve düzenleyenleri de ayrıca tebrik etmek gerekir.

26 Mayıs 2011 Perşembe

Transfer Harekatı #1


Başarı ile bitirdiğimiz sezonun ardından aynı şekilde devam etme arzusunda olan kulübümüz, önümüzdeki dönem ile ilgili çalışmalara kesintisiz devam etmektedir

Gelecek sezon ile ilgili belirlenen hedefler doğrultusunda ve yapılan çalışmalar neticesinde bazı oyuncularımızla önümüzdeki dönemde bizleri üzmüş olsa da ayrılık kararı almış durumundayız.. Dünden beri kendileri ile yapılan görüşmelerde takımıza ve camiamıza çok önemli olduğunu düşündüğümüz bu tarihi süreçteki katkıları ve emeklerinden dolayı teşekkürlerimizi ilettik. Profesyonel yaşamın içinde var olan bu dönemi şu an kendileriyle paylaşmak durumundayız. Teknik heyetimizin ve Kulübümüzün aldığı karar neticesinde mukavelesi biten Abdülvahit Karacabey, Serdar Samatyalı, İzzet Kaya ve Halil Zeybek ile mukavelesi devam eden Bayram Çetin, Orhan Terzi, Ahmet Sağlam ve Uğurtan Çepni ile yollarımızı ayırıyoruz.
Kendilerine şükran ve teşekkürlerimizi iletirken, bundan sonraki futbol yaşamlarında çok başarılı bir süreç geçirmelerini temenni ediyoruz


Göztepe Spor Kulübü
Futbol Direktörü
Ali Gültiken 


Ali Gültiken imzalı bu yazı resmi sitede yayınlandı. Özcan hocanın UEFA Pro lisans kursunda olduğu dönemde tam yetki ile transfer işlerini yöneten Ali Gültiken iç transfere yoğunlaşmış görünüyor. Avrupa seyahatinden geldiği gibi takımdan ayrılacak oyuncuları belirlenmesi doğru gibi gözükse de kadro istikrarını sürekli vurgulayan Ali Gültiken'in 8 oyuncuyla yollarını ayırmış olması çok büyük bir tezattır. Yapılan açıklamalarda 'kadro kalitesi yetersiz,az da olsa bir revizyona gitmeliyiz' demek yerine her seferinde 'kadromuza güveniyoruz,kadro iskeletimizi koruyup gelecek olan takviyelerle Bank Asya 1.ligde mücadele edeceğiz' demeyi tercih eden yönetim kendisiyle çelişen hamleler yapıyor. Giden oyuncular iyidir/kötüdür bu konuya çok fazla değinmek istemiyorum. Sonuçta gidenin yeri elbet doluyor. Sözleşme imzalarken oyuncunun çıkartmış olabileceği zorlukları hesaba katarsak yönetimin kendi içinde haklılık payı vardır. Sadece söylemler ve yapılan hamlelerin birbiri içerisinde tutarsız olması beni rahatsız etti. Bu ayın son günlerine kadar transfer çalışmalarında büyük yol kat etmek istediğini söyleyen Ali Gültiken'den gidenleri değil gelenleri duymak isteyen bir taraftar olarak merakla bekliyorum. İnşallah hepimiz için en hayırlısı olur...

Özel olarak Uğurtan abinin gitmesine üzüldüm. Kendisi Almanya'daymış şu anda. Geldiğinde ismi lazım değil çok sevdiğim kardeşim kısmetse evdeki bütün formalarını alacak bana. Formalar gelsin burada yayınlaması kolay...

Dayan Serhat dayan...


Göztepe'nin genç kalecisi Serhat Çağlar'ın durumu ağırmış ve hayati tehlikesi mevcutmuş. Haberin detaylarını buradan okuyabilirsiniz. Soğuk algınlığı diye ilaç yazıp evine göndermişler ertesi gün fenalaşmış... Zaman yorum yapma değil dua etme zamanıdır.. Dualarımız seninle Serhat,inşallah Süper ligde Göztepe'nin kalesini koruyacağın günlerde hep birlikte sevineceğiz... 

24 Mayıs 2011 Salı

Yeni Hedef = İstikrar


Göztepe'de 23 yıl aradan sonra Özcan Kızıltan sezonu tamamlamış ve takımı şampiyon yapmıştı. Bugün resmi siteden yapılan açıklamayla seneye Özcan hocayla devam edileceği resmi olarak duyurulmuş oldu. Oynattığı futbol pek beğenilmese de istatistikler ısrarla Özcan hocanın başarılı olduğunu gösteriyor.

Özcan Kızıltan yönetimindeki Göztepe bu sezon yüzde 64,71'lik galibiyet oranıyla liglerdeki en başarılı 3. sezonunu geride bıraktı. Daha önceki adıyla 2. Lig'de mücadele ettiği 1990-1991 sezonunu yüzde 73,53, 1977-1978'i yüzde 70 galibiyet oranlarıyla tamamlayan Göztepe, 1980-1981 sezonunu ise 64,71'lik galibiyet yüzdesiyle tamamlamıştı.
Göztepe'miz maç başına 2,06 gol ortalamasıyla da bu alanda da en başarılı 4. sezonunu geride bıraktı.

Durum böyle iken benim bile pek hoş karşılamadığım Özcan Kızıltan hamlesi çok yerinde görünüyor. Camiaya alışmış ve taraftarın beklentisini bir nebze olmuş anlayan Özcan hoca umarım Bank Asya 1.ligde başarılı olur.

22 Mayıs 2011 Pazar

Ben sana başkan olamazsın demedim (!)


Göztepeliler bana kızgın
FUTBOL YARDIMLARI

İzmir’de altı takım var: Altay, Karşıyaka, Göztepe, Buca, Altınordu, İzmirspor. Kulüplere yardım geleneği vardı, onu denedim. Liglere göre skalalar yaptık, hepsine yıllarca paralar verdik. Fakat hiçbir şey olmadı. 2009’da seçim arefesinde bir karar aldık; “Biz kulüplere yardım etmeyelim, tesis yapalım.” O tarihten beri de hiçbir kulübe yardım etmedim. Sadece Bucaspor stadı büyüttü, onlara 2.5 milyon lira verdik. Şimdi Karşıyaka’ya bir stat yapma sözümüz var. Oraya da 15 milyon lira taahhüdüm var. İzmir’de, bir takıma yüklenmek konusunda birliktelik sağlanamıyor. Altısına birden verdiğin zaman, dokuz kurda bir ciğer oluyor. Biz zaten amatör sporu destekliyoruz. Mükemmel altyapı yatırımları yapıyoruz. Göztepe’nin özel bir durumu da var; orası anonim şirket. Ben bir şirkete nasıl para vereceğim? Onlar sanıyor ki, belediye başkanı verin parayı diyecek; verilecek. Böyle bir şey yok. Göztepeliler ondan bana kızar.

Yukarıda okuduklarınız Başkan Aziz Kocaoğlu'nın Hürriyet Pazara verdiği röportajda Göztepe ile ilgili olan bölüm. Başkan bizleri diğerleriyle karıştırmış gibi duruyor. Şu açıklamada görülen şu ki Aziz Kocaoğlu Göztepe'nin  büyüklüğünü henüz kavrayamamış. Sayın başkan; 

Biz senden para mı istedik? Biz senden bize git 2 oyuncu getir mi dedik? Bu takımın hangi maçında tribünde oldun? Destek denince aklına sadece maddiyat mı geliyor senin? Belediyenin kapısında yatıp sana dilenmedik diye mi bu tavır?

Stadyumda tepki görünce böyle bir açıklama bekliyordum ama bu kadarı fazla. Bu açıklamayla resmen para uşağı olmuş bir camia portresi çizmiş sayın Kocaoğlu. Para uşağı olan belediyenin kapısında yatanlar belli, Göztepe sana hiç bir zaman köle olmadığı için baya bir içerlemişsin sen bu konuyu başkan. Göztepe taraftarını bu kadar küçük görüyorsun ya bu taraftar yeri gelir senden bu açıklamanın hesabını sorar sayın Kocaoğlu...

Sahi İzmir'den uzak kalınca bir şeyi merak ettim şu anda Metro çalışmaları bitti mi? Başkanın tek derdi Göztepe olduğuna göre Metroyu açmıştır herhalde (!)..

Göztepe Futbol Akademisi

Herkesin ortak beklentisi alt yapıların düzenli çalışması ve A takımlara oyuncu çıkarmasıdır. Bu bağlamda Göztepe Futbol Akademisi çalışmalarını tüm hızıyla sürdürmektedir. Yeni dönem Futbol Akademisi seçmelerine ve gerekli bilgilendirmeye burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz. Benim burada sizlerle paylaşmak istediğim bu futbol akademisinin gizli kahramanlarıdır. Göztepe Futbol Akademisinde çalışan antrenör ve teknik sorumlularını eldeki en iyi verilerle sizlere tanıtmaya çalışacağım.
                            ( Fotoğrafı büyültmek için tıklayınız. Aşağıda adı geçen antrenörler sırasıyla bu tablodadır.)

Nedim Yiğit, Gençlik geliştirme Teknik Direktörü ve Futbolcu izleme takip birimi sorumlusu olarak görev almaktadır. Daha önce Galatasaray'da çalışan Nedim hoca bu akademinin başındaki adam durumundadır.

Saffet Türksoyuer, Futbol okulları koordinatörü ve idari koordinatör olarak görev alan hocanın UEFA B lisansı bulunmakta. Daha önce Altay kulübünde çalışan Saffet hoca şu anda Göztepe'miz için çalışmaktadır.

Suat Arıcan, Akademi kaleci antrenörü olarak görev almaktadır. Hocamız Kaleci Antrenörü B Belgesine sahiptir.

Serdar Sabuncu, U-16 takımı teknik sorumlusu olarak görev almaktadır. UEFA B lisansına sahip olan hocamız daha önce İzmirspor ve Altay kulüplerinde çalışmıştır.

Kural Altıntaş, U-17 teknik sorumlusu olarak görev almaktadır. Daha önce Burdurspor ve Bucaspor'da görev almıştır.

Serkan Yeğin, antrenör olarak görev almaktadır. Hocamız daha önce Fenerbahçe ve Altay kulüplerinde görev almıştır.

Gökhan Bahıtlı, futbol okulu antrenörü olarak görev almaktadır. TFF lisansına sahip olan hocamız daha önce İzmirspor'da görev almıştır.

Mehmet Turhan Demir,Ziya Demir ve Ruhi Öner hocalarımızda futbol okulu antrenörü olarak görev almaktadırlar.


               

21 Mayıs 2011 Cumartesi

A Milli Takım Kadrosu üzerine..



Kadro seçimi zor iştir. Hiddink kimi seçerse seçsin mutlaka birileri 'ya x oyuncu neden yok?' diyecektir. Hele ki bu tartışmaya kendi takımından oyuncu alınmadığını gören taraftarlarda dahil olursa konu tam bir çıkmaza girer. Bazı oyuncular var ki devamlı bahsedilen o meşhur milli takımın iskeletini oluşturan oyunculardır. Bu oyunculara saygı duymak gerekir fakat bu oyuncuları vazgeçilmez yaparsak kaybeden yalnızca Türkiye olacaktır.

Son açıklanan kadroda oyuncular seçilirken nelere önem verildi gerçekten çok merak ediyorum. Selçuk Şahin,Gökhan Zan,Engin Baytar gibi oyunculardan ne tür bir beklenti içindeler acaba? Olcan,Necip,Serdar Aziz,Hasan Ali Kaldırım gibi oyuncuların Milli takıma yükselmek için daha ne yapmaları gerekiyor? Bu oyuncular aylarca şu kadroda kendilerine yer bulabilmek için çalışıyorlar performans gösteriyorlar fakat sonuçta açıklanan kadrolar hep aynı. Ee son dönem performansları Milli takıma oyuncu seçilirken bir kriter değilse neden bu oyuncular mücadele ediyor,çalışıyor? Gökhan Zan son dönemde forma giyiyor başarılı maçlarda çıkarıyor fakat bu adamdan yıllardır bir kazan elde edememişsin neyi zorluyorsun ki? Ben eminim ki Hakan Balta sakat olmasa bu kadroda olurdu.  Adalet olgusu Milli takım içinde hangi aşamada işlemeye başlayacak?

Tamamen olumsuz bir tablo çizdiğimin farkındayım. Değişim,değişim diye bikbik ötenlerin Gökhan Töre'yi takıma çağırdık bak değişiyoruz,gençleşiyoruz laf kalabalığını dinlemek insana küfür gibi geliyor. Real Madrid'e transfer olan ve bu sene Dortmund'un şampiyonluğunda en büyük pay sahibi Nuri'yi Milli takıma adapte edememişken genç oyuncuları takıma kazandırmak neye yarar ki? Eldeki kaynaklardan yararlanamıyorken yeni kaynak yaratmak göz boyamaktan başka bir şey değildir.

Birazda Arda Turan konusuna değinmek istiyorum. Arda Milli takımda oynadığı futbol yüzünden kendi taraftarından küfür yemiş bir oyuncu. Milli takımın son dönemde aldığı galibiyetlerin hepsinde baş roldeydi. Arda yetenekli,kurtarıcı,lider falan ama Arda 3 haftadır top oynamıyor. Yazının en başında söylediğim gibi oyuncular önemli olabilir ama onları değişilmez kılarsanız kaybetmeye mahkumsunuzdur. Arda çıkar maça 2 gol atar kurtarıcı olursa 'yææ nasılda koydu,n'oldu lan?' diyebilirsiniz bana. Şunu unutmayın bu mantıkla hareket ettiğimiz için yıllarca 'Tuncay,en kötü durumundayken Nihat' gibi oyunculara tahammül ettik. Sonucunda hep kaybettik. Dünya Kupası ve Avrupa'da 3. olmak bize hep yetti. Değişimi önce kafamızda gerçekleştirmeliyiz belki ondan sonra başarılar geldikçe bir kültür oturtabiliriz.

Bu kadro Guus Hiddink kadrosu mu? Oğuz Çetin kadrosu mu? burada ayrımı yapmak çok güç. Bir gerçek var ki bu milli takım kurmaylarının seçimleri ve adalet duyguları güven vermiyor. Umarım yine kaybeden olmayız...


A MİLLİ TAKIM'IN BELÇİKA ADAY KADROSU:

Kaleciler: Volkan Demirel (Fenerbahçe), Sinan Bolat (Standaart Liege), Tolga Zengin (Trabzonspor)
Defans: Gökhan Gönül (Fenerbahçe), Sabri Sarıoğlu (Galatasaray), Serdar Kesimal (Kayserispor), Gökhan Zan (Galatasaray), Servet Çetin (Galatasaray), Egemen Korkmaz (Trabzonspor), Emre Güngör (Gaziantepspor), Çağlar Birinci (Galatasaray), İsmail Köybaşı (Beşiktaş)
Orta saha: Hamit Altıntop (Real Madrid), Burak Yılmaz (Trabzonspor), Gökhan Töre (Chelsea), Selçuk İnan (Trabzonspor), Mehmet Topal (Valencia), Mehmet Topuz (Fenerbahçe), Emre Belözoğlu (Fenerbahçe), Mehmet Ekici (Werder Bremen), Selçuk Şahin (Fenerbahçe), Arda Turan (Galatasaray), Engin Baytar (Trabzonspor)
Forvet: Umut Bulut (Trabzonspor), Cenk Tosun (Gaziantepspor), Semih Şentürk (Fenerbahçe), Kazım Kazım (Galatasaray)

U-13 Takımımız Türkiye Şampiyonasında

Göztepe U–13 Takımımız profesyonel takımların oluşturduğu İzmir İl müsabakalarında grubunu lider olarak tamamladı. İlimizi Türkiye Şampiyonasında temsil etmeye hak kazandı. 


Topladığı tam 35 puanla Göztepe'yi şampiyona da temsil edecek olan U-13 takımımızın teknik sorumlusu Saffet Türksoyuer,'Oyuncularımızın müsabakalar sonuna gelindiğinde oyunlarından mutlu oldukları maç sayısı oldukça fazlaydı. Buda bizi ilerlediğimiz yolda oldukça memnun kılmıştır. Tabi ki iyi oyunların bize grup liderliğini getirmesi de ayrı bir sevinç kaynağı olmuştur. Bunu başaran oyuncularımızı yürekten kutluyorum ve başarılarının Türkiye Şampiyonasında devam etmesini diliyorum.' açıklamasında bulundu.

U-13 takımıza Türkiye Şampiyonasında başarı diliyorum. Göztepe'nin geleceği olacak bu gençler daha şimdiden bizleri gururlandırmaya başladılar. Daha nicelerine diyelim...

Şimdi Herkes Göztepeli (!)

Seçim dönemi İzmir üzerinden oynanan oyunlar malum. Siyasetle çok iç içe olduğumu söyleyemem ama istemeden bile olsa Göztepe üzerinden siyaset yapanlarla iç içe oluyoruz. Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Ertuğrul Günay'ın açıklamaları aşağıda yorumu sizlere bırakıyorum...


                                                 ( Resmi büyültmek için üzerine tıklayınız )


Gazetelere samimi pozlar verip konuşmak çok basittir. Biz Göztepeliler olarak şunları merak ediyoruz sayın bakan;

- Bu takım 5 sezonda 4 defa küme düşerken neredeydiniz?


- Amatörde oynarken sizleri neden göremedik?

- Takım transfer yapamazken neredeydiniz?

- İddaa uğruna çarşamba günü oynanan maçlara itiraz ettiğimizde aramızdaydınız da,biz mi göremedik?

- Muğla'nın kendi başına İzmir'den daha çok turist çektiğini söylüyorsunuz. Sahi siz kaç defa İzmir'e geldiniz sayın bakan?

Seçime yaklaşık 20 gün kala bu açıklamaları yaparak amaçladığınız şeyin elinizde patlayacağı çok açık. Sizden gelecek hayır Allah'tan gelsin sayın bakan siz gidin Bizans takımlarına dilenmeye devam edin Göztepe size büyük gelir!

20 Mayıs 2011 Cuma

Buldozer Fevzi'nin Beyaz TV konuşması.

Bir çeşit bildiri..

Son dönemde hiç almadığım kadar eleştiri alıyorum. Bu eleştirilerin bir kısmı olumlu olurken haddini aşan insanların sayısı da oldukça fazla sayıda. Burada bahsetmek istediğim konu rekabetin yararlarından faydalanmak istemeyip sadece eleştiren insanlar. GözGözTV gibi bir oluşum varken benim 3-5 video paylaşmış olmamdan rahatsız olan bir kesim var. Bakın GözGözTV tam anlamıyla profesyonelce çalışan bir grup/topluluk/oluşumdur. Çok net adını koyamıyorum şu anda. Benim çalışmalarım ise tamamen amatörce olup Göztepe'ye yarar sağlamayı amaçlamaktan öteye geçmemektedir.

Bu bağlamda benim çalışmalarımdan rahatsız olan insanlara GözGözTV gibi uzun süredir Göztepe'nin yayın organı olmuş bir toplulukla beni kıyaslamalarının ne derece doğru olduğu? Benim yapmış olduğum yayınların neden bu kadar kendilerini rahatsız ettiğini sormak istiyorum. Benim bir şeyleri başarmam için bazı yollardan geçmem gerektiğini ve bu yolun çok başında olduğumu biliyorum. Amatör yıllarından beri var olan bir GözGözTV gerçeği varken onlarla kendimi aynı kefeye koymam küstahlıktan öteye geçmeyecektir. Burada özeleştirimi tamamen samimi bir şekilde yapıyorum ki insanlar bir şeylerin farkına düzgünce varsın artık. Ben çıkar,gösteriş takipçi peşinde değilim bunu çok iyi anlayın artık.

Yazı yazdım küfür yedim,video paylaştım laf yedim. Arkadaşlar unutulmasın Göztepe camiası 23-30 kişinin elinde değildir. Kişisel ve grup olarak çıkar çatışmalarınızın bir parçası olmayacağımı en başından beri söylüyorum. Göztepe büyük bir camiadır ve bu güne kadar bir grup insanın çıkarları doğrultusunda hareket etmemiştir. Bundan sonrada etmeyecektir.

Şimdi siz yine küfür edin egolarınızı tatmin edin. Ben bildiğim yoldan dönmeyi asla düşünmüyorum. Hata ve yanlışlarım olsa bile Göztepe'ye yararlı olma amacımı her ortamda sürdüreceğim. Bilginize...

Saygılar..

Ali Gültiken'in açıklamaları.

İmam Altınbaş Beyaz TV'de.

Beyaz TV'de yayınlanan Sağduyu programına katılan İmam Altınbaş'ın yaptığı konuşmaları partlar halinde sizlerle paylaşmaya başlıyorum. İlk partın görüntü kalitesi biraz düşük oldu affınıza sığınıyorum bu konuda..

Part 1

19 Mayıs 2011 Perşembe

Sakaryaspor 1-1 Bugsaş



Maçın ilk yarısı 1-1 sonuçlandı işte golleri..

Transfer Dedikoduları #1



Sezona iddialı bir ekip kurarak girmek isteyen Göztepe'de transfer çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Sportif Direktörümüz Ali Gültiken daha iki gün önce Barcelona Başkanı Sandro Rosell ile görüştü ve bu görüşme resmi kaynaklar tarafından doğrulandı. Ali Gültiken'in Gimnastic de Tarragona-Real Betis, Barcelona II-Las Palmas maçlarının yanı sıra, Barcelona-Deportivo maçını da izlediği belirtilirken takip edilen oyuncu isimleri olarak hiç bir açıklama yapılmadı. Barcelona B takımında oynayan bazı oyuncular içinde Barcelona Sportif Direktörü Andoni Zubizaretta ile görüşen Ali Gültiken İspanya'dan ayrılıp Azerbaycan'a geçti.

Henüz resmi kaynaklardan bir açıklama gelmemesine rağmen Ali Gültiken'in Azerbaycan seyahati pek olumlu geçmedi. Transfer etmek istediğimiz 3 oyuncu Maksim Medvedev, Rauf Aliyev ve Afran İsmayılov için maddi konularda Karabağ takımıyla anlaşamayan Ali Gültiken'in transferleri askıya aldığı söyleniyor. Afran İsmayılov için 500bin $ istendiği Azerbaycan haber sitelerinden duyurulurken diğer oyucular Maksim Medvedev, Rauf Aliyev içinde Karabağ takımının fiyatı yüksek tutması transferleri çıkmaza sokuyor.

Afran İsmayılov; 8 Ekim 1988 doğumlu olan genç oyuncu son iki sezondur düzenli olarak takımında forma giymekte. Sağ kanatta etkili oyunuyla bilinen Afran için istenen 
500bin $ bonservis bedeli transferi imkansız kılıyor.

Rauf Aliyev; 12 Şubat 1989 doğumlu olan genç oyuncu Afran gibi son iki sezondur takımda düzenli olarak forma giyiyor. Forvet pozisyonunda oynayan Rauf 2009/10 sezonunda 30 maçta 5 gol atarken 2010/11 sezonunda çıktığı 27 maçta 10 gol atmayı başarmıştır. Gelişimini sürdüren genç oyuncunun en büyük özelliği ise etkili kafa vuruşları olarak gösteriliyor.

Maksim Medvedev; 29 Eylül 1989 doğumlu genç oyuncu diğer iki takım arkadaşı gibi iki sezondur takımda forma şansı buluyor. Defans bölgesinde oynayan oyuncunun bu sene takımında daha az forma şansı bulduğunu söyleyebiliriz. 2009/10 sezonunda çıktığı 25 maçta 10 sarı kart görerek hırçın bir oyun yapısı sergileyen Maksim bu sezon çıktığı 17 maçta 2 sarı kart görerek bu konuda ki gelişimini açıkça gösteriyor.

Oyuncuların Azerbaycan Milli takımında oynadıkları göz önünde bulundurulursa transfer olmaları halinde Göztepe için yararlı olacaklardır. Oyuncu bilgileri ve değerlendirmeler tamamen dedikodu üzerine yapılmıştır. Bu yazıyı yazarken resmi kaynaklardan herhangi bir bilgiyi teyit ettiremedim. Transfer döneminin sonuna kadar bu oyuncuları transfer olması veya olmaması tamamen bonservis bedellerine bağlı. Futboldan uzak kaldığımız şu günlerde bizleri umutlandıracak transfer haberleri bekleyen bizler açıkça görüyoruz ki Ali Gültiken boş durmuyor. Göztepe için en hayırlısı neyse onun olmasını dilemekten başka yapabileceğimiz çok bir şeyde yok açıkçası...



18 Mayıs 2011 Çarşamba

Göztepe'de Futbol Akademisi Seçmeleri..



Gürsel Aksel Tesislerinde yapılacak olan seçmeler 28 Mayıs tarihinde başlıyor.

Gelecek yıl akademik liglerde mücadele edecek yarışmacı takımlarımızda yer almak üzere, Futbol Akademisi Genel Koordinatörümüz Nedim Yiğit’in denetiminde düzenlenen oyuncu seçmelerinin katılım şartları şöyle;

2011-2012 SEZONU SEÇMELERİ KATILIM ŞARTLARI
1- 1994-1995 / 1996-1997-1998 / 1999-2000-2001 doğumlu futbolcu adayları seçmelere 3 grupta, aşağıda belirtilen gün ve saatlerde katılacaktır.

Gr1.1999-2000-2001 - 28.05.2011 - Cumartesi - 09.00 - Göztepe Gürsel Aksel Stadı
Gr2.1996-1997-1998 - 28.05.2011 - Cumartesi - 14.30 - Göztepe Gürsel Aksel Stadı
Gr3.1994-1995 - 04.06.2011 - Cumartesi - 09.00 - Göztepe Gürsel Aksel Stadı

2- Seçmelere katılacak olan futbolcu adayları, Göztepe Futbol Akademisi sekreterliğinden ya da ‘goztepe.org.tr ’ kulübümüz resmi sitesi adresinden alınacak olan “seçmeler kayıt formu”nu eksiksiz doldurup, nüfus cüzdan fotokopileri (Sporcu ve Velinin birlikte) ile birlikte teslim etmelidir. Kayıt ücreti 25 TL’dir.
Seçmelerde kardeşi ile gelenlere %40 indirim yapılacaktır.
3- Seçmeler Göztepe Gürsel Aksel Stadında suni çim sahada yapılacaktır.
4- Çift kale maç formatında yapılacak olan maçlar 2x15 dakika sürecektir.
5- Seçmeye katılacak futbolcu adayları Göztepe Spor Kulübüne ait forma, şort çorap, tekmelik ve ayakkabıdan oluşan maç malzemelerini yanlarında bulundurmak zorundadır.Malzeme ihtiyacı olanlar store ve karavandan tedarik edebilirler.
6- Kaybolan eşyalardan kulübümüz sorumlu olmayacağından, seçmelere katılan sporcuların değerli eşyalarını yanlarında getirmemesini rica ederiz.
7- Seçmelere katılan futbolcu adayları seçmelerin başlama saatinden en geç 30 dk. önce Gürsel Aksel Tesislerinde hazır bulunacaklardır.
8- Son başvuru tarihi İzmir’de ikamet edenler için 1. ve 2. grup adaylar için
(1996-97-98/ 1999-2000-01 doğumlular) 26.05.2011 saat 18.00’ e kadar;
3.grup adaylar için ise ( 1994-95 doğumlular) 03.06.2011 saat 18.00’ e kadardır.
9- İl dışı ve uzak ilçelerimizde ikamet eden adaylar, kayıt işlemlerini seçme günü yapabileceklerdir.( 1 saat önce kayıt evrakları ile birlikte hazır bulunmalıdır)

İrtibat Tel: 0232 2473848

Resmi siteden alıntıdır.

16 Mayıs 2011 Pazartesi

Bugsaş'ın 2.golü..

Cafercan'ın frikik golü.

Futbolsuz günler #1



Göztepe'miz şampiyon olarak Bank Asya 1.lige çıkmayı garantilediğinden beri futbolu çok önemsemez oldum. Kutlamalar falan derken kendimizi kaybettik. Bu arada Göztepe ile birlikte Elazığspor Bank Asya'nın yeni takımı oldu. Playoff mücadelesi için çeyrek final maçları da tamamlandı ve Bank Asya'ya çıkmasını istediğim Adana Demirspor Y.Malatya'yı eleyerek yarı finale çıktı. Bundan sonra inşallah yollarına taş koyan olmaz da Bank Asya'nın yeni takımı olurlar. Yaşadığım şehir Mersin'e olan yakınlıklarından dolayı Göztepe'nin olası deplasmanlarından birinin Adana olması beni fazlasıyla mutlu eder.

Gelelim Bank Asya'ya Samsunspor bir mucizeyi gerçekleştirerek Mersin İdman Yurdu'nun şampiyon olmasını sağladı ve bu iki takımda Süper ligin yeni takımı oldular. Gelecek olan son takım için playoff mücadelesi yaşanacak. Oradan da beklentim Çaykur Rizespor'un Süper lig yapmasıdır. Diğer senelerde Süper ligin gölgesinde kalan Bank Asya 1.lig TRT'nin de maçları yayınlamasıyla tüm insanları ilgisini çekti. Seneye Göztepe'nin de katılacağı bu lig şimdiden beni heyecanlandırıyor.

Süper ligde durumlar çok karışık. Fenerbahçe ve Trabzonspor şampiyonluğa koşarken yapılan terbiyesizliklerin tarifi yok. Ligin temiz olmadığı o kadar açık ki. Her taraftan gelen yorumlar Beşiktaş ve Galatasaray'ın bu yarıştan uzak kalmasından sonra taraftarların seviyesi oldukça aşağıya düşmüş durumda. Herkes küfür etme hakkına sahiptir ama önce kendi takımına bakarsın daha sonra edilmesi gerekiyorsa edersin. Sırf egolar tatmin olsun diye sahadaki mücadele ve futbolu görmeyen insanlarla dolu etrafımız. Bu durum böyle olmasaydı geçen sene kaçan şampiyonluktan sonra Daum'un görevine son verilmezdi. Hepimiz öyleyiz. Başarı bizim her şeyimiz. Eğer başarı yoksa tek tek eleştirmeye başlarız. Fenerbahçe cephesi şu anda mutlu ve yatış muhabbetleri kapanmış gibi görünüyor. Demek ki onlar geriye dönünce yatışlar artıyor öndeyken her şey normal!

Ayrı bir parantezde Şenol Güneş'e açmak lazım. İstanbul medyası şu anda hocayı öve öve bitiremiyor. Neden mi? çok basit takımı 2. durumda ve bu onların işine geliyor. Onların hocayı görmek istediği yer burası. Takımı liderken onu aşağıya çekmek isteyenler şimdi sırtını sıvazlıyor. Yapmayın,ayıptır,acizliktir!

Bursaspor geçen hafta 3 puanı sahaya çıkmadan kaybetti fakat bu hafta Kasımpaşa'yı 3-0 yenerek hak ettiği puanları almaya başladı. Saha dışında olan olaylarla ilgili o kadar çok video izledim ki... Kim suçlu? kim aciz kalmış? anlamak çok zor. Polis en başında çok sert bir tepki vermiş taraftara sonrasında olaylar kopmuş gibi duruyor. Benim burada iki çift lafım Polis teşkilatına olacak.. Doğuda üzerinize Molotof atarlar,Havai fişek atarlar,gaz bombası atarlar tepkiniz bunun yarısı kadar olur. Neden? aman ha açılım süreci var n'apar sonra başbakan sizlere? Bursa'ya gelince vurun lan nasıl olsa taraftar bunlar. Acizliğin resmidir bu. Başka bir tanımlamaya sığdıramıyorum. Gerçek terörü görmezden gelenler konu tribünde yaşanan olaylar olduğu zaman OHAL ilan ettirecekler az kaldı. Taraftarın içine girip hiç sordunuz mu 'neden oluyor bunlar?' diye. Belki İspanya,İngiltere'de kanun yazacağınıza önce kendi taraftarınıza sorsaydınız işimize yarayan bir yasamız olurdu...

Göztepe'de transfer çalışmaları sürdüğü sürece futbolsuz günler yazılarına devam edeceğim.. Türkiye'de gelişen spor olaylarını yazmak da zevkliymiş esasında neyse herkese mutlu günler...

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Dışarıdan bir göz ile Mersin İdman Yurdu..


Öğrencilik hayatım boyunca Mersinle aram hiç iyi olmadı. Şehir olarak Mersin yerlisi çok az olduğundan asimile olmuş insanlarla uğraşmanın zorluğunu yaşayanlar bilirler. Şehir bu durumdayken şehrin takımı olan Mersin İdman Yurduna sahip büyük bir taraftar kitlesinin olmasından bahsetmek ve beklemek hayalcilik olur. Mersin İdman Yurdu tarihiyle ilgili çok fazla bilgi sahibi değilim. Açıkçası 'google' yazarlığı yapmak istemediğimden yazının devamında benim bu sene gördüğüm Mersin gerçeklerinden bahsedeceğim..

Mersin İdman Yurdu'na sezon içinde baktığımızda 32.hafta itibariyle iç sahada topladığı 28,deplasmanda aldığı 27 puan ile ligde 55 puanla 2.sırada yer almakta.. En yakın takipçisine 4 puan fark atan MİY 1maç fazlası olduğu için ligin son haftasını maç yapmadan geçirecektir. Bu da demek oluyor ki bu hafta oynayacağı Boluspor maçını kazanırsa diğer sonuçlara bakmadan Süper ligin Samsunspor'dan sonra yeni takımı olacaklar..

Sezon başında Mersin İdman Yurdu bu kadar başarılı olacak deseler şahsen güler geçerdim. Ne zaman Mersin İdman Yurdu maçına gitsem gördüğüm acı bir gerçek vardı.. İnsanlar MİY galip gelince aslanım diyor, takım geri düştüğü anda küfür etmeye başlıyorlar. Kapalı,Maraton,Kale arkası tribünlerinin hepsinde maç izledim ve durum maalesef hepsinde aynı.. Takıma desteklerini hiç esirgemeyen Şeytanlar grubu ise geçen seneden bu yana güçlenerek daha etkili bir tribün grubu olma yolunda emin adımlar atıyorlar. Şeytanların içerisinde olup bu yazıyı okuyan arkadaşlar bana kızabilir ama diğer tribünleri gördüğüm için bu kıyaslamayı yapabiliyorum..

Nurullah Sağlam'a 'Şampiyon yap bizi Cehennemde yak bizi' gibi beste yapan tribünlerin hocaya olan sevgisi sorgulanamaz bir boyuta gelmiş durumda. Takıma oynattığı futbolla birlikte gelen başarılı sonuçların ardından Nurullah hocanın şehirde kredisi çok fazla. Yalnız dün duyduğum bir haber var ki gerçekleşmesi durumunda MİY kendi ipini çekmiş olur. Mersin İdman Yurdu Süper lige çıktığı takdirde İbrahim Üzülmez'i hoca olarak takımın başına getirecekmiş ve tüm imkanları sağlayacakmış. Bu duyum diyorum özellikle kesinliği yok çünkü gerçekleşirse Nurullah Sağlam'ın geldiği günden beri adeta bir futbol kültürü oturtmaya başladığı MİY için her şey sil baştan yapılmak zorunda kalacak. Geldiği gün biz bu seneyi değil önümüzdeki sezonun kemik kadrosunu oluşturuyoruz diyen Nurullah hoca sezon içerisinde,eldeki kısıtlı imkanlarla bu derece başarılı olduğunda bile hocalık kariyeri 0 olan bir adama tercih edilecekse yönetim olarak MİY'in şiddetli şekilde sorgulanması gerekir.

İyisiyle,kötüsüyle Mersin İdman Yurdu Süper lig umudunu yukarıda da belirttiğim gibi son maça taşımayı başardı. Bu maçın öncesinde söylenecek çok söz yok. Takım galip gelirse şehir adete şölen havasına bürünecektir fakat olası puan kaybında olacakları düşünmek dahi istemiyorum.. Başarı ile başarısızlık arasında oluşan bu destek uçurumunu yaratan halk ve taraftarlar iyice düşünmelidir.. Sonuçta topçular sahaya çıktığında muhakkak ki galip gelip Mersin İdman Yurdu'na 29 yıl sonra Süper lig yaşatan futbolcular olmak isteyeceklerdir. Boluspor maçında şahsi çıkarları,beklentileri,nefreti bir kenara bırakıp Mersin İdman Yurdu'na 90 dakika taraftar gibi destek olunması gerekmektedir.. O yüzden son maçta olası bir  takımın geriye düşmesi durumunda olumsuz sesler yükselir ve destek kesilirse kaybeden/üzülen futbolculardan çok Mersin halkı olacaktır..

Not: Mersin halkı bana kızmasın ben sadece gördüklerimi yazdım.. sevgilerle..

Şampiyonluk sonrası Göztepe'miz..


Yıllar sonra ait olduğumuz yerlere dönmeye başladık. Bu sene Bank Asya seneye kısmetse Süper Lig.. Şampiyonluk sonrası herkes tamda söylendiği gibi 'zafer sarhoşluğu' yaşıyordu.. Beni etkileyen kutlamalarda kendini kaybedenlerden daha çok 'bir an önce Bank Asya başlasın' ve 'seneye güzel kadro şart,şimdiden hazırlanmak gerek' diyenler oldu. Sonunda bugün kazandığımızı abartmayıp yarın ki başarı için düşünmeye başladık galiba..

Ali Gültiken'in şampiyonluktan sonra katıldığı programlardan birine denk geldim. Söylediklerine ve yapmak istediklerine karşı çıkacak tek bir Göztepe taraftarı olacağını sanmıyorum.. Takım için her şeyini vermeye hazır olan Ali Gültiken, Göztepe'nin bugün kazandığı başarısından ve geleceğinden bahsederken dışarıya yansıttığı enerji ve heyecan beni televizyon başında heyecanlandırmaya yetti.. Söylediklerinin arasında en kritik noktalardan birisi ise 'büyük olasılıkla Özcan Kızıltan ile devam edeceğiz' demesi oldu. Her ne kadar hocayı eleştirsek ve Göztepe'ye yakışan futbolu oynatamıyor gibi eleştirilerde bulunsak da işin sonucuna bakarsak 'Özcan hoca başarısızdır' demek yanlış olur. Geçen sene Bucaspor bu sene Göztepe ile şampiyonluk yaşayan hoca Türkiye içinde son 2 yılda 2 şampiyonluk kazanan tek isim. İstikrar açısından kendisinin kalması Göztepe'ye yarar sağlayacaktır. Kendisini en çok eleştirenlerden biri olan ben bu konudaki katı tutumu bir kenara bırakıp Özcan hocanın yapacaklarını izlemek ve ona destek olmak daha doğru olacaktır diye düşünüyorum.

Programdan anladığımız şeylerden birisi de Göztepe'nin hedefi geçmişte olduğu gibi altyapı kaynaklı bir takım olmak. Ali Gültiken'in bu konuda televizyonda yüzlerce kişinin söylediği gibi laf olsun diye konuşmadığından eminim. Neden mi?

Türk futbolu içinde hemen her gün insanlar 'altyapı önemlidir' diyor fakat ardından ekliyor 'altyapıdan oyuncu çıkaramıyoruz'. Bu sorun hem milli takımımızı etkiliyor hemde Türk kulüplerini. Yalnız atladıkları bir olay var ki altyapıya yatırım yapmadan oyuncu çıkmasını beklemek çok büyük bir hayalciliktir. Yönetimimiz ise yıllarca Türk futboluna hizmet etmiş Nedim Yiğit'i Altyapı Koordinatörlüğüne getirerek altyapıya verdikleri önemi bir kez daha perçinlemiştir. Nedim Yiğit, Galatasaray'da görev aldığı süre içerisinde kısır bir dönem geçiren Türk futboluna 'Emre Çolak, Anıl Dilaver, Cumhur Yılmaztürk ve Emirhan Ergün' gibi isimlerin kazandırılmasında büyük rol oynamıştır. Göztepe'nin geleceği açısından bu hamleyi yapan yönetimimizi kutlamak gerekir..

Şu anda bile gelecek sezonu düşününce büyük bir heyecan yaşıyorum. Yapılacak transferler ve takımdaki belirli oyuncuların elden kaçırılmaması durumunda Süper lig isteğimiz gerçekleşecektir. Ali Gültiken'in Özcan hocayla devam edeceği ve gurbetçi oyuncu aradıkları daha önceden kulağımıza geliyordu ama resmi ağızdan duymamıştık. Ali Gültiken'in açıklamalarından sonra aldığımız duyumların haklılığını gördük. Bu da demek oluyor ki gurbetçi oyuncular aranmaya başlanmış ve gelecek sezonun takımı kurulmaya başlanmış.. Yaşımın genç olmasına rağmen yıllarca aynı şeyi yaptım,yaptık. Her transfer döneminde o oyuncu gelsin şu oyuncu gelmesin. Yok kaleci alalım,defansa yabancı oyuncu şart gibisinden hayatımıza giren FM oyunlarının da etkisiyle yorum yaptık durduk. Maliyet/Yarar gibi kavramları önemsemeden ortaya isimler atmak bize şu anda en çok zarar verecek olaydır. Herkesin transfer hakkında mutlaka düşündüğü şeyler vardır. Göztepe için transfer konusunu bırakılım Ali Gültiken düşünsün.. Yoksa takımını bu kadar seven insanın arasında transferde oyuncu beğendirmek o kadar zor olacaktır ki.. Şahsım adına Ali Gültiken'in getirececği takıma yararlı olacak ve Göztepe'ye geçmişte terbiyesizlik yapmamış her oyuncuya saygı duyarım..

Son olarak;


''Biz geri dönene kadar kimse bir yere gidemez'' demiştik. Hatırladınız mı?